GÜNCEL
Giriş Tarihi : 17-04-2024 17:56   Güncelleme : 17-04-2024 19:09

Cumhurbaşkanı Erdoğan: Milletimizin mesajlarını yerine getireceğiz!

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, AK Parti Grup Toplantısında gündeme ilişkin önemli değerlendirmelerde bulunurken, yerel seçim sonuçlarını da değerlendirdi. "Milletimiz bizden özeleştiri yapmamızı istemiştir." diyen Başkan Erdoğan, bu tablonun farkında olduklarını ve seçmenin verdiği mesajların mutlaka yerine getirileceğini ifade etti. Başkan Erdoğan, "yerel iktidar-merkezi iktidar" söylemlerine de tepki gösterdi, "Bu tarz söylemler hayalden ibarettir. Tek bir iktidar vardır. O da 14-28 Mayıs seçimlerinde milletin yönetmek için yetki verdiği Cumhurbaşkanı ve kabinesidir." ifadelerini kullandı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan: Milletimizin mesajlarını yerine getireceğiz!

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, AK Parti TBMM Grup Toplantısı'nda yaptığı konuşmada, "Sandıktan çıkan takdir hangi yönde olursa olsun saygındır, makbuldür, başımızın üstünde yeri vardır." dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, milletin sandıkta verdiği mesajları herkesten önce kendilerinin doğru okuması ve tüm boyutlarıyla objektif olarak değerlendirmesi gerektiğini belirterek, "Hiçbir komplekse kapılmadan bu muhasebeyi yapmak, gerektiğinde canı pahasına bizim yanımızda duran aziz milletimize karşı görevimizdir." dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın konuşmasından öne çıkanlar:
"Grup Toplantımız, ülkemiz milletimiz ve partimiz için hayırlara vesile olmasını diliyorum. Bereket ayı olan Ramazan'ı milletçe huzur içinde idrak ettik. Milletimin, İslam aleminin geride bıraktığımız Ramazan Bayramı'nı bir kez daha tebrik ediyorum.
Bayramdan önce 31 Mart Pazar günü Mahalli İdareler seçimlerini gerçekleştirdik. Aldığımız güvenlik tedbirleri sayesinde bir kaç hadise dışında herhangi bir asayiş sorunu yaşanmadı. Doğudan batıya güneyden kuzeye yurdumuzun dört bir köşesinde vatandaşımız sandığa giderek iradelerini ortaya koydu.


Milletimiz sergilediği demokratik olgunluk takdire şayandır. Ülkemiz aleyhine yürütülen onca kara kampanyaya rağmen demokrasimiz sandık sınavından başarıyla çıktı. Hep birlikte Türkiye olduğumuzu tüm dünyaya yeniden gösterdik.
31 Mart seçimlerinin ülkemize, milletimize ve şehirlerimize bir kez daha hayırlı olmasını diliyorum.
En büyük takdiri AK Parti teşkilatı hak ediyor. Mahalle mahalle, köy köy dolaşarak halkımızla birlikte oldular. Gece gündüz koşturan genel merkez birimlerine. kadın kollarımıza ve gençlik kollarımıza, il, ilçe ve belde teşkilatlarına, partimize davamıza mücadelemize güçlü destek veren her bir kardeşime buradan en kalbi şükranlarımı sunuyorum.
Cumhur İttifakı son seçimlerden alnının akıyla çıkmıştır. Buradan Cumhur İttifakı olarak birlikte hareket ettiğimiz MHP'nin genel başkanı Sayın Devlet Bahçeli ve ülkücü kardeşlerimize de teşekkür ediyorum.
İttifakımız bir sandık sınavını daha başarıyla verdi. Ülkemiz son 21 yıldır maruz kaldığı tüm vesayet girişimlerinin üstesinden gelebilmiştir. Sandıktan çıkan takdir hangi yönde olursa olsun saygındır, başımızın üstünde yeri vardır. Siyasetçinin milletin iradesini küçümseme hakkı yoktur. Bize oy versin veya vermesin sandığa giderek iradesini koyan tüm vatandaşlarımıza müteşekkiriz.
Milletimizin takdiri ile göreve gelen belediye başkanlarını ayrıca tebrik ediyor ve şehirlere hizmet konusunda başarılar diliyorum.
YSK'nın kesin sonuçları açıklamasının ardından 31 Mart maratonu tamamlanacaktır. Şimdiye kadar 3 ilçe 4 belde olmak üzere 7 yerde seçimlerin yenilenmesine karar vermiştir. Bu yerleşim yerlerinde 2 Haziran Pazar günü bir kez daha sandık başına gidecek. AK parti ve Cumhur İttifakı olarak şimdiden bu seçimlere hazırlanacağız. 31 Mart seçim sonuçları kapsamlı değerlendirmeyi hak ediyor. İlk göze çarpan özelliği katılım oranının düşüklüğüdür. Yüzde 78 ile 31 Mart seçimleri, en düşük katılım oranına sahip yerel seçim olarak kayıtlara geçti.
Geçersiz oylar da eklendiğinde 16 milyon seçmenin iradesi sandığa yansımamıştır. Katılım oranının düşüklüğü partimizin oy oranını da olumsuz etkilemiştir. Henüz 10 ay önce yapılan seçimlerde bizlere güçlü destek veren vatandaşların sandığa gitmediğini görüyoruz. Bunun altında yatan nedenleri de inceliyoruz.
12 büyükşehir, 12 il, 346 ilçe 169 belde olmak üzere toplam 539 belediyenin emanetini AK Parti'ye vermiştir. MHP de 8 il, 113 ilçe ve 96 belde belediyesi kazanmıştır. Toplam 756 belediyeyi yönetme sorumluluğunu üstlenmiştir.
Türkiye'deki 1400 belediyenin yarıdan fazlası yüzde 54,3'ü 5 yıl boyunca Cumhur İttifakı tarafından yönetilecektir.
"HATAY TAVRINI NET BİR ŞEKİLDE ORTAYA KOYMUŞTUR"
Hatay'a özel bir parantez açmak zorundayım. Siyasi tartışmalara meze edilen bir şehrimi oldu. Pek çok iftira attılar. Hatay üzerinden sosyal fay hatlarımızla oynamaya kalktılar. 31 Mart seçimlerinde Hatay tavrını net bir şekilde ortaya koymuştur.
Ana muhalefet partisinin Hatay'ın iradesini gasp etme girişimleri son dakikaya kadar sürmüştür. Her yol denenmiş, 'Ölülere oy kullandırıldı' gibi pek çok yalan söylemiştir. CHP'nin milli irade hazımsızlığı ayyuka çıksa da YSK son noktayı koymuştur. Önümüzdeki dönemde şehri ziyaret ederek bizzat teşekkür edeceğiz.
Deprem şehirlerimizi yeniden hızla ayağa kaldırmak gündemimizin ilk sırasında olmayı sürdürecek. Depreme hazırlık çalışmalarını da yakından takip edeceğiz.

Şehirlerimizin kaynaklarının terör örgütlerine, reklam ajanslarına değil, orada yaşayan insanlarımıza harcanması için gereken her şeyi yapacağız.
Bölücü terör örgütünün şehirlerimize tekrar musallat olmasına fırsat vermeyeceğiz. Sandık günü siyasi partilerin karne günüdür. Seçim sonuçlarından herkes kendisine göre dersler çıkaracak. İç muhasebesini yapacaktır.
MUHALEFETE SERT TEPKİ: ÜLKEYİ YÖNETECEĞİNİ ZANNEDEN ZAVALLILAR...
Farklı heveslere kapılanları görüyoruz. Sanki ülkeyi yöneteceklerini zanneden zavallılar. Birileri kendilerince yerel iktidar-merkezi iktidar diye ikili yapı yapmaya çalışıyor. Bu tarz söylemler hayalden ibarettir. Tek bir iktidar vardır. O da 14-28 Mayıs seçimlerinde milletin yönetmek için yetki verdiği Cumhurbaşkanı ve kabinesidir.
Kabinemiz de görevinin başındadır. Bu gerçekle yüzleşmeye davet ediyorum. Biz Türkiye'ye ve millete daha iyi hizmet etmenin derdindeyiz. Demokrasi öncelikle halkın iradesini kabullenmek, milletin tercihiyle zıtlaşmamak demektir. Muhalefet gibi analizler kasmak bize yakışmaz. Seçimleri objektif olarak değerlendirmemiz gerekiyor.
Milletimiz bizden özeleştiri yapmamızı istemiştir. Biz de bu tablonun çok iyi farkındayız. Bu mesajların gereğini de mutlaka yerine getireceğiz.
AK Parti'nin ayırıcı vasfı, kendi doğru ve yanlışlarını analiz edebilen bir parti olmasıdır.
Küçük hesapların peşinde koşanların oyununa gelmeyeceğiz. Dünyanın dört bir yanındaki mazlumları asla hayal kırıklığına uğratmayacağız. Önümüzdeki dönemi bir şahlanışın dönüm noktası haline getireceğiz. AK Parti bu ülkenin bu ülkenin ve milletin partisi olmayı, gönül coğrafyasındaki yüz milyonların umudu olmayı sürdürecektir. Aziz milletimizin takdiriyle daha nice yıllar boyunca Türkiye için çalışmaya devam edeceğiz. Bundan hiçbir parti mensubumuzun şüphe duymamasını istiyorum.
"ASLA UMUDUMUZU KAYBETMEDİK"
Bu hareketin, bu partinin temelinde ismi bilinen ya da bilinmeyen binlerce fedakarın emeği var, alın teri var. Biz dikensiz bir gül bahçesinde de yürümüyoruz. Bu noktaya düşe kalka geldik. Biz bu noktaya yenilgi yenilgi büyüyerek geldik. İşkencelerden geçtik, hapislerde yattık, darbeler yedik. partilerimiz kapatıldı, haksızlığa, hukuksuzluğa ve zorbalığa uğradık. Ama asla umutlarımızı kaybetmedik.
Gençler, iman varsa iman vardır dedik. Kalktık ve yolumuza karanlıkta devam ettik.
"BİZ BİTTİ DEMEDEN HİÇBİR ŞEY BİTMEZ"
Şimdi bakıyorum AK Parti'nin son yerel seçimde aldığı oy oranı üzerinden bir taraf sevinç çığlığı atıyor bir taraf da karamsar tablo yürütüyor. Bunlar AK Parti;'nin nasıl bir parti olduğunu anlamamışlar. Bunlar nerede nasıl geldiğimizi, nereye yürüdüğümüzü anlamamışlar. Biz bitti demeden hiçbir şey bitmez.
Biz Türkiye'nin en dinamik partisiyiz. Biz buradayız. En güçlü halimizle ayaktayız. Bu seçim sonuçlarını fırsat bilerek AK Parti'nin dengesini bozmaya kalkışanları da gayet iyi biliyoruz. Eleştiri ve özeleştiri tamam, ama AK Parti'yi ve teşkilatını eleştiri ya da özeleştiri maskesi altında hırpalamaya kalkışanlara da asla müsaade etmeyiz.
Buradan muhalefete de ekmek çıkmaz. AK Parti üzerinden kendilerine şahsi ikbal devşirmek isteyenlere de ekmek çıkmaz. Bugünden itibaren hep birlikte halkımızın içine gireceğiz. milletimize hizmeti sürdüreceğiz.
Bu harekette şımarıklık olamaz. Bu harekette milletin değerlerinden uzaklaşmak olamaz. Sandıktan çıkan mesajlar, yaptığımız değerlendirmeler ışığında harekete geçiyoruz.
"ENFLASYONLA MÜCADELEMİZİ ZAFERLE SONUÇLANDIRACAĞIZ"
Önümüzdeki 4 yıl içinde enflasyona mücadelelimizi inşallah zaferle sonuçlandıracağız. Geçmişte yaptık yine yapacağız. Terörle mücadeleden asla taviz vermeyeceğiz.
Bugün de yarın da bölgemizin ve dünyanın barışı için katkı sunmayı sürdüreceğiz.
"KİMSE FİLİSTİN HASSASİYETİMİZİ SORGULAYAMAZ"
Terör devleti İsrail 7 Ekim'den bu yana hem Gazze'de hem Batı Şeria'da insanlık dışı bri soykırım yapıyor. Büyük bir pervasızlık içinde insanlık tarihine utançla yazılmış bir katliam yürütüyor. Seçim sürecinde de seçim sonrasında da şahsıma ve partimize yönelik izansız ithamlarda bulunuldu. Bu alçak ithamlar bize karşı kullanıldı. Birileri yalan olduğunu bal gibi bildiği iddialar üzerinden bizi, partimizi ve Türkiye Cumhuriyetini töhmet altında bıraktı.
Hiç kimse ne şahsımı ne partimi Filistin meselesinde sorgulayacak kapasitede değildir.
Bizim hayatımız Filistin'le anlam bulmuştur. Filistin'i kutlu emanet gibi daima yüreğimizde taşıdık. Bu hareket ve bu parti Filistin davası sorgusuz, sualsiz sahiplenmiştir. Bu uğurlar üzerine çok büyük bedeller de ödedik. Filistin davasını misafiri hafta sonu misafirimiz olacak.
"DAVOS'TA KATİLLERİN YÜZÜNE 'ONE MİNUTE' DEDİK"
Biz bundan 15 yıl önce hiçimse cesaret edemezken, şu anda sözde partileri olanlar da dahil. DAVOS'ta katillerin yüzüne "One minute" dedik. Dünyada kimse konuşamazken biz çıktık "Hamas bir terör örgütü değil, bir direniş grubudur" dedik. BM Kürsüsünden İsrail'in Filistin'in topraklarını nasıl adım adım işgal ettiğini ortaya koyduk.
TEK BAŞIMA KALSAM DAHİ...
Hiç kimse ne şahsımın ne bu kadronun Filistin hassasiyetini sorgulayacak kalibrede, kapasitede değildir. Bizim hayatımız Filistin davasıyla anlam bulmuştur. Katillerin yüzüne açık yüreklilikle "One Minute" dedik. Milli Mücadele sırasında Türkiye'deki Kuvay-i Milliye ne ise Hamas da işte aynen odur. Bunu söylemenin de bir bedeli olduğunun elbette farkındayız. Tayyip Erdoğan olarak tek başıma kalsam dahi Allah ömür verdikçe Filistin mücadelesini savunmaya, mazlum Filistin halkının sesi olmaya devam edeceğim. Bazı yaptıklarımızı anlatamıyor olabiliriz ama Filistin hassasiyetimizi sorgulayanlar er ya da geç rezil olacak, nasıl bir haksızlık yaptıklarını görecekler.
"FİLİSTİN'İN ÖZGÜRLÜK MÜCADELESİNİ HER FIRSATTA SAVUNACAĞIZ"
14 bin çocuğu öldürdüler, bunlar Hitler'i çoktan geçtiler. bunları görmeyip "Hamas terör örgütüdür" deyip İsrail'in gözüne girmeye çalışanlara inat biz Filistin'in özgürlük mücadelesini her fırsatta savunacağız. Biz sırtımızda yumurta küfesi taşıyoruz devlet yönetiyor 85 milyonun emanetini taşıyoruz. Bazı adımlarımız görülmüyor olabilir ancak bizim Filistin hassasiyetimizi sorgulayanlar mahcup olacaklar rezil olacaklar. Bu vesileyle bir kez daha buradan Gazze'yi tüm Filistin'i şanlı istiklal direnişini gönülden selamlıyorum.

Kaynak Sabah 

AdminAdmin